Dünyada 700 kadar kaldığı bilinen ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Akdeniz foklarının yuvalama alanlarından biri de Antalya falezleri. Falez boyunca yer alan mağaralarda yaşayan Akdeniz fok ailesi, özellikle yaz aylarında falez kıyılarına düzenlenen tekne turlarıyla turistlerin ilgi odağı oluyor.
Teknelere bu yıl sayıları yüzleri geçen, gruplar halinde gelen sub board meraklıları da eklendi. Sörf tahtası üzerinde ayakta durularak kürekle yol alınan bu su sporu türüyle ilgilenenler, özellikle gün doğumu ya da gün batımında Konyaaltı Sahili’nden denize açılıp, falez kıyılarından geçerken mağaralara giriş yapıp fotoğraf çektiriyor, ardından Antalya Kaleiçi Yat Limanı açıklarına doğru seyredip, dönüş yapıyor.
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, bu güzergahın her gün yüzlerce kez yapılmasının Akdeniz foklarını rahatsız ettiğini ayrıca falezlerdeki mağaralarda yuvalanan yarasaların da rahatsız olduğunu söyledi. Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “İlgi çeken bir aktivite olunca insanlar buna yöneldi. Falezleri gözlemlemek için çok yoğun yapılıyor. Denizin sakin olduğu dönemlerde Antalya falezlerinde bu spor sıklıkla yapılıyor. Mağaraların içlerine kadar giriyorlar” dedi.
‘FOKLAR, İKİ YILDA BİR YAVRU VEREN CANLILAR’
Dünyada az sayıda kalan Akdeniz fokunun bir kısmının Türkiye ile Yunanistan arasındaki kıyılarda yaşadığını belirten Prof. Dr. Gökoğlu, “Antalya falezlerindeki mağaralarda yavruları var. Bu kadar mağara içerisine girmeleri çok sakıncalı. Yarasalar da var. Onlar da rahatsız oluyor. Yaşamlarına müdahale edilmiş oluyor” dedi.
Akdeniz foklarının yavruyken karaya bağlı yaşam sürdürdüğünü anlatan Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Yavruyken anne gelir, sütle yavrusunu besler. Siz mağara girişindeyseniz; rahatsız olur ve dolayısıyla yavrusunu terk edebilir. Yavruyu kaybedebiliriz. Foklar, iki yılda bir yavru veren canlılar. Ender yavru verdikleri için alanlara müdahale etmememiz gerekir” diye konuştu. Prof. Dr. Gökoğlu, falez kıyısına kadar girilmeden açıktan bu sporun yapılabileceğini, önlem almak için de şamandıra ile bir set çekilerek sınır belirlenmesi gerektiğini söyledi.
